Ülkemizde
çay tarımı, 204.000 üretici tarafından, 767.000 dekar sahada küçük aile
işletmeciliği şeklinde yapılmaktadır. Çay tarımı ve ticareti Doğu Karadeniz
Bölgesi ekonomisinde çok önemli bir yer tutmakta, dengeli gelir dağılımı
sağlamakta, istihdam yaratarak bölgesel göçün azalmasında rol oynamaktadır.
Ülke ekonomisine ise 300 milyon dolarlık kaynak yaratmakta, 1 milyon insanın
ise geçim kaynağını teşkil etmektedir.
Ekolojik
şartlar nedeniyle dünyada çay hasadı ve kuru çay üretimi 9-11 ay devam ederken ülkemizde
5-6 ay yapılmaktadır. Mayıs ayında başlayan hasat ekim ayında son bulmaktadır.
Üretim ile ilgili harcamaların ve yaş çay bedeli ödemelerinin büyük bir bölümü
bu zaman dilimi içinde gerçekleşmektedir. Buna mukabil üretilen çayın
pazarlaması bir yıla tekabül etmektedir.
Ülkemizde
Kamu ve özel sektörün satın aldığı yaş çay yaprağı miktarı, 850-900.000 ton,
Üretilen kuru çay miktarı 180-190 bin ton, yurt içi tüketim miktarı
ise 150-160.000 ton arasındadır. Bu durumda; Tüketim fazlası 30-40.000
ton çayın ihracı zorunludur.
Dünyada çay üretim ve tüketim durumuna baktığımızda; yıllık kuru çay üretiminin 3.000.000 ton, tüketimin ise 1.800.000 ton olduğu bilinmektedir. Yaklaşık 1.200.000 ton tüketim fazlası çay ise tüketici ülkelerin tüketim ihtiyacını karşılamak üzere ihraç edilmektedir. Dünya pazarlarında oluşan bu arz fazlası ürün, tüketici ülkelerin talebini karşılamak üzere, üretici ülkeler arasında bir Pazar mücadelesi oluşturmaktadır. Üretici ülkeler ihracatı sübvanse ederek teşvik etmektedir.
Dünyada çay üretim ve tüketim durumuna baktığımızda; yıllık kuru çay üretiminin 3.000.000 ton, tüketimin ise 1.800.000 ton olduğu bilinmektedir. Yaklaşık 1.200.000 ton tüketim fazlası çay ise tüketici ülkelerin tüketim ihtiyacını karşılamak üzere ihraç edilmektedir. Dünya pazarlarında oluşan bu arz fazlası ürün, tüketici ülkelerin talebini karşılamak üzere, üretici ülkeler arasında bir Pazar mücadelesi oluşturmaktadır. Üretici ülkeler ihracatı sübvanse ederek teşvik etmektedir.
Dünya çay
üretimi az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yapılmaktadır. Bu ülkelerin
büyük çoğunluğunda üretim maliyetleri oldukça düşüktür. Ülkemizde ise
kuru çay maliyeti diğer üretici ülkelerin maliyetlerinin çok üzerinde
gerçekleşmektedir. Diğer üretici ülkelere göre üreticilere ödenen ham madde
fiyatı 3 kat, personel gideri 5 kat, üretim maliyeti ise 4-5 kattır.
Çay
pazarlamasında kalite ve maliyet son derece önemlidir. Bu nedenle, optimum
maliyet ile kaliteli ve tüketici ülkelerin damak tadına uygun çay
üretebildiğimiz taktirde, dünya pazarlarına ihracat yapma şansımız olacaktır.
Çay
sektörünün geleceği, üretim tüketim dengesinin kurulmasına, optimum maliyetle
kaliteli çay üretilmesine bağlıdır.
Bunun
içinde öncelikle tarımda, sanayide ve pazarlamada karşılaşılan sorunların
çözülmesi şarttır.
Yorumlar